Türkiye’de erkek olmanın en önemli avantajı istediğiniz yere istediğiniz saatte korkusuzca gidebilmenizdir.Bir kaç yıl önce akşam vakti,ıssız bir sokakta erkek kuzenimin yolunu kesen üç serseri(Adamsanız tek gelsenize ulen!) onu hırpalamış,cep telefonunu alıp gitmişler.O günden sonra karanlık sokaklardan geçmekte hep kararsız kaldı.Bense belamı ararmış gibi hep en tenha yerlerde dolaştım.Zifiri karanlıklarda önüm çukur mu bilemeden adımlar attım,gecenin içinde terk edilmiş gibi duran sokaklarda koşuşturan farelere ve gelip geçenleri masum masum süzen kedilere rastladım.Yürüyüş manyağı bendenizin böyle gezintilerde dikkat ettiği iki nokta var sadece.1-Yanınızda fazla (mümkünse hiç)para bulundurmayın.2- 1500-2000 TL’lik telefon taşımayın.
Erkek olmanın bana göre belli başlı 3 dezavantajı var.1-Sünnet hadisesi.(Ben dokuz yaşındaydım abim ise on bir..Haliyle o daha çok utandı.Bizimkiler de sakal çıkarmamızı beklememişler neyse ki..Mümkünse çocuk hatırlamadan evvel halledin bunu.Sünnet hazzı azaltıyor diyorlar ancak daha estetik durduğu kesin)2- Askerlik.Gerçi artık 18 bin lirayı bastıran evinin yolunu tutuyor.Bu miktar varlıklılar için çerez;orta gelirliler için bir şekilde ödenebilecek bir bedel.Olan yine en alt gruba oluyo anlayacağınız.3-Asıl sınav aileye bakma yükümlülüğü.Zengin uşağıysanız sorun yok.Diğerleri ise bir ömür eşşşek gibi çalışmak zorunda.
Peki kadın olmanın avantajı var mı? Nasıl baktığınıza bağlı.Belki (Ve çokça!)güzelliğinden başka hiçbir özelliği bulunmayan kimi kadınların zengin kocaya varıp( Bu durumda kocanın yegane özelliği de cebinin şişikliği.Espritüelliği,
Ağda yapmak,orkid kullanma zorunluluğu,seviştiğin kişiden hamile kalma tehlikesi,normal yolla bebek doğurmak,veya sezeryan ile karın yardırmak tek kelime ile kâbus..
Maço hetero erkeklerin gözünde dişilik, taciz ve tecavüz için yeterli galiba.Üstelik kadın güzelse bakımlıysa bunu hak ettiğini düşünüyo hanzolar.Her ikisi de affedilemez suç.Ne işe yaradığını bilemediğim okullarda medeni erkekler ve haklarının bilincinde kızlar yetişmeli.Paso test çözüyorlar arkadaş..
Doğrusu bir kadının kadına,erkeğin erkeğe ve kadının erkeğe laf atması,ona dokunması bana hoş,eğlenceli geliyor.Ben tacize uğradım mı?Sayılır.Lokantadan çıkan travesti bana ince şuh sesiyle ‘’Komutan içeride çorba içiyor asker’’ dedikten sonra arabaya binip önümden geçerken camdan bakıp diliyle hızlı hızlı yalama hareketi yapmıştı.Gülümsedim ben de ne yapayım?
Bir keresinde ise nöbet tuttuğum karakol girişine arabasıyla gelen uzun sarı kıvırcık saçlı kadın gözlerini gözlerime dikerek Ahu Tuğba,Banu Alkan tarzı uzun delici bakışlar atmış;arada tutkulu,ateşli bir şekilde kafasını hafifçe yana ve yukarıya kaldırmıştı.Tedirgince ona kaçamak bakışlar atmış, sudan çıkmış balığa dönmüştüm..
Tacizime gelince…
Sanırım aracından ineceğim anda numarasını alırken, yavaşça bacağına dokunduğumda o an ne tepki vereceğini bilememişti..İki buçuk yıl boyunca hiç net bir yanıt alamadım ondan.Belki on beş kez yüzsüzce ‘’görüşmek istemiyorsanız aramayayım’’dediğimde hep’’Bakarız’’dedi..İçten içe istemekle birlikte galiba cesareti yoktu buna.Korkusuna yenildi.Sonuçta o evli ve çocuklu..
Özdemir Erdoğan ne demiş ‘’Sevgi anlaşmak değildir nedensiz de sevilir ,bazen küçük bir an için ömür bile verilir’’Beni özlese de özlemese de,arasa da aramasa da,hatırlasa da,hatırlamasa da onu hep çok seveceğim.Aşk nelere kadir, bu vıcık vıcık yazıyı kaleme aldırdı bana…